Maranki

Şehitlerimizin katili haçlı ruhudur!

26.02.2021 11:30
0
A+
A-

Prof. Dr. AHMET MARANKİ Gündeme Dair Yazıları ile Her “Salı ve Cuma” Günleri Yeni Akit Gazetesinde Siz Değerli Müdavimlerimiz İle Buluşuyor…
BUGÜNÜN KONUSU; Şehitlerimizin katili haçlı ruhudur!

Dünyanın bugünkü yazılmış senaryolarının dünyadaki köleleri vasıtasıyla yazılmış senaryonun ürünü dünyayı kendilerine kölelik edip işlerini görüp hizmetçilik yapacak 500 milyon insan dışında kaosa sürüklemiş her türlü mezalimi mübah görmüşlerdir!

Bugün şeytan aklının küresel şer ittifakının muadili dün de Avrupa’yı ve Anadolumuzu din ve mezhep ayrımına bakmaksızın kan gölüne çeviren haçlı ordularıdır!!

Bugün sizlere, bu toprakların yetiştirdiği ehlisünnet âlimlerimizden, verdiği mücadele sebebi ile paralel yapıların cinayetine kurban giden Esat Coşan hocamızın anısına bir makalesinden alıntılarla sürdürmek istiyorum!!

Başımızdaki başta Sayın Cumhurbaşkanımızı ve Cumhur İttifakı hükümetini bir kere daha uyararak, tarihten ibret alınıp, radikal kararların acilen uygulanmaya sokulup, tarihin bu olumsuz tekrarını önlemesini arz ediyoruz!?!

“İlk haçlı orduları Avrupa’dan Anadolu’ya doğru gelirken, yolları üzerindeki Tuna Vadisi, Macaristan, Bulgaristan ovalarındaki bütün şehirleri, ahalileri Hristiyan olduğu halde, yağma edip yakıp yıkmışlar, rastladıkları Yahudileri merhametsizce ve korkunç işkencelerle boğazlamışlar. Anadolu’da daha korkunç vahşet göstermişler. İmparator Alexis Komnen’in kızı Anna Komnen’in görgü ve beyanına göre “En büyük eğlencelerinden biri, rastladıkları Müslüman çocukları öldürmek, kızartmak ve yemek” imiş. İngiliz tarihçisi Mills de (s. 183), Haçlıların insan eti yediklerini doğruluyor:

“Antakya’da Fransız Bohemond (1055-1111), birkaç Türk esiri boğazlattı, herkesin gözü önünde kızarttı, sonra seyredenlere, buralara bu iştahını tatmin etmek için geldiğini söyledi.”

Haçlılar Fîruz adlı bir Ermeni’nin hıyanetinden faydalanarak Antakya Kalesi’ne girdiler, şehre dalınca 10.000 Türk’ü boğazladılar ve bütün camileri yaktılar. Papaz Lemo İne olayı şöyle anlatıyor:

“Bizimkiler sokakları dolaşıyor, rastladıkları çocuklarla ihtiyarları paramparça ediyorlardı; ancak o gün herkes boğazlanamadı, bizimkiler geri kalanları ertesi gün kestiler.” Sonra ordu Kudüs’e vardı, dört gün muhasaradan sonra kadın, çocuk dâhil bütün Müslüman ahali (70.000 kişi) kılıçtan geçirildi. Hz. Ömer Camii’ne sığınmış 10.000 Müslüman da katledildi; katliam sekiz gün sürdü, başka mezhepten olan pek çok Hristiyan da katledildi. Tarihçi Fuller; ikinci Kudüs katliamının, ani bir tehevvür ve heyecan neticesinde değil, önceden düşünülüp hazırlanmış bir plan gereği yapıldığını, çocuklar, bebekler, zayıflar ve kadınların bile boğazlandığını beyan eder.

Haçlı reisleri savaşta yaptıkları akdi ve verdikleri sözü de tutmuyorlardı. Mesela İngiliz Kralı Richard (1157-1199), silahsız insanların boğazlanıp denize atılmasını emretmiş, hayatlarını bağışlayacağına söz verdiği 3.000 kişiyi de katlettirmişti.

Bugünkü şeytan aklı ve küresel sermayenin dünkü ataları Haçlı ruhunun yaptıkları yanında bugün maalesef yine tarihten ibret ve ders alınmadığı için içimizdeki yerleşik düzenin hainleri sebebiyle bir türlü devşirilmeyen yerleşik düzenin her zamanki muktedir bürokratları, işadamı görünümlü hainlerin desteklediği siyasetçilerinin eliyle bugün bütün zalimliklerini sürdürmektedirler!!!

“Bugün Gara’da, dün Suriye’de, Irak’ta, Kafkaslarda, Bosna-Hersek’te, Afganistan’da ve Türkistan’da ve dünyanın daha pek çok yerinde Türk ve Müslümanların katledilmesi yanında bugün 13 Türk masum asker ve sivillerin pek çok işkencelerle katledilmesi de tarihin bir tekerrürüdür!”

Türk ordusu toplu katliamlardan daima çekinirken bunların Haçlı orduları elindeki teknolojilerle insanları adeta nesillerini kökten yok etme amaçlarını her zaman hissettirerek yukarıda saydığım bölge alanlarda toplu katliamlar yapmış, florayı, faunayı, habitatı insanlarıyla beraber bir daha yaşanmayacak şekilde yok etmişler.

Tarihten ibret alınmadığı için; halen de acımasızca yok etmektedirler!!?!

Yapılması gerekenler!

Türkiye Cumhuriyeti Devletinin Başkanı, dünya mazlumlarının umudu Recep Tayyip Erdoğan’ın son yıllarda uyguladığı komşularına ve atalarının mirasına sahip çıkmayı, Misak-ı Milli sınırlarımızdaki güvenlik ve emniyet ağırlıklı çalışmalarını artırarak devam ettirilmelidir!

Bundan sonra dün olduğu gibi bugün de, yarın da tarihin tekerrür etmemesi, 13 şehidimiz gibi milletimizin gözyaşlarının akmaması için bunların içerideki ve dışarıdaki destekçileri hainler tespit edilerek, radikal tedbirler alınıp dünyanın ne dediğine bakmadan acilen bertarafı sağlanmalıdır!

Türkiye Cumhuriyeti Devleti sınırlarını emniyete almaya, düşmanca davranışlara karşı müdahaleye ve temizlik harekatına sonuna kadar kararlılıkla devam etmelidir!?!

Vesselam!

WhatsApp ihbar hattı: 0 53020000 96

Yazarın Diğer Yazıları
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.