Şubat ayı ve unutulmayanlar!!?

Ey nefsim! Kalbim gibi ağla ve bağır ve de ki:

Fâniyim, fâni olanı istemem.

Acizim, aciz olanı istemem.

Ruhumu Rahman’a teslim eyledim, gayr istemem.

İsterim, fakat bir yâr-ı bâki isterim.

Zerreyim, fakat bir şems-i sermed isterim.

Hiç ender hiçim, fakat bu mevcudatı umumen isterim..!.’’

İnsan, yaratılışından gelen özellikle fâni, âciz ve muhtaç yaratılmış bir varlıktır. Bu sebeple insan, yine kendisi gibi fâni ve âciz yaratılmış insanlarla kalbini, aklını ve ruhunu tatmin edemez.

Günümüz ün merhametsiz, kavgacı, istikameti belli olmayan siyasetine ferasetli, liyakatli ve muhteşem bir bakış ve tarihte iz bırakanları “Hükümetin ve milletin selameti asayişin devamı için şahıslar feda edilir..!” noktasında olanları yâd ediyoruz!

Hazreti Ali( ra)!

Ehl-i Beyt’in en mümtaz şahsiyetlerinden birisi olan Hazret-i Ali (ra) kan bağı olarak Allah Rasulü’ne (asm) en yakın olan, vefatına kadar da O’nun (asm) yanında yiğitçe mücadele eden bir İslâm mücahididir.

İslâm’a ilk inananlardandır!

Hazret-i Ali’yi bize en güzel lisanla anlatan Bediüzzaman, hem kendisi hem de Risale-i Nur ve Nur talebeleri ile Hz. Ali, Hz. Hasan ve başta Şâh-ı Geylani olmak üzere Ehl-i Beyt arasında ciddî mânevî bir münasebet görür.

Zaten Bediüzzaman Hazretleri de kendisini manevî olarak Ehl-i Beyt’in bir ferdi olarak görür. “Gerçi mânen ben Hz. Ali’nin (ra) bir veled-i manevisi hükmünde, ondan hakikat dersini aldım. Ve Âl-i Muhammed Aleyhisselâm’ın bir mânâda hakikî Nur şakirtlerine şamil olmasından ben de Âl-i Beyt’ten sayılırım” (Emirdağ Lâhikası) diyerek, özellikle esrar-ı huruf ve cifir ilminde mutlak üstad olduğunu açıkça zikreder.

Hazret-i Ali’nin anlatılan diğer bir özelliği de adalet mefhumuna verdiği önemdir.

Resul-i Ekrem (asm) ferman etmiş: “Her Nebinin nesli kendindendir. Benim neslim, Ali’nin (ra) neslidir.” (Lem’alar, 23)

Bediüzzaman’ın bize hediye ettiği Celcelutiye-ti kasidesindeki” sırlar hazinesini keşfederek âlemlerin sırrının toplandığını beyan ettiği Allah’ın Arslan’ı olan Hazret-i Ali’dir.

Doğumunun yıl dönümünde Allah’ın rahmeti ve bereketi Hazret-i Muhammed’e (asm ve onun Ehl-i Beyt’inin üzerine olsun!

Şubat ayının hatırlattıkları!

Şubat ayı Hazreti Ali (r.a) efendimizin doğumuyla şereflenirken, ölümüyle de tarihe iz bırakan Necmettin Erbakan’ın hatırasına burada yâd etmek isteriz!

CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN!

Erbakan’ın kurduğu milli görüş çizgisinden Cumhurbaşkanlığına kadar yükselen ve bugün dünya mazlumlarının ve Türkiye’nin umudu olarak tanınan Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın doğum gününü de tebrik ederken, hocasının ölüm yıldönümünde;

“Mücadeleyle geçen ömrünü öğrenmeye, öğretmeye, hizmet etmeye, bu ülkenin ufkunu genişletmeye adayan bir büyük ilim, devlet ve siyaset adamı Prof. Dr. Necmettin Erbakan Hocamızı ahirete irtihalinin 10. yılında rahmetle, hürmetle yâd ediyorum” diyerek o, bugünlere gelmesinin lideri Erbakan’ı unutmamıştır!

Her ne kadar 28 Şubat’ın izleri tamamen ortadan kalkmasa da, kaldırılamasa da!!? Hakları gasp edilen bütün 28 Şubat mağdurları, 20 yıldır haklarının iade edileceği günü 20 yıllık AK PARTİ iktidarından büyük umutlar beklemektedir!?!

Necmettin Erbakan’ın Başbakan olduğu 54. Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti’nde İçişleri Bakanlığı yapmış duruşuyla, direnmesiyle, Özel Harekat polis timleri ile darbecilere, o bugüne kadar bilinen içişleri bakanları içinde en büyük direnci gösteren bakan olarak tarihe geçmiştir!!?

Siyasi partilerin diğer liderleri de günah çıkartma adına her yıl olduğu gibi bu yıl da demeçlerini vermiş, kısaca havanda su döverken; Meral Akşener;“Türk siyasi tarihimizde zarif üslubuyla hafızalarımızda yer edinen, yaşamı boyunca millî ve yerli görüş çizgisini koruyan, değerli insan Prof. Dr. Necmettin Erbakan hocamızı vefatının yıl dönümünde saygı ve rahmetle anıyorum” diyebilmiştir!

O, Hazreti Ali (r.a)’ın doğumuyla bir çığır açıp günümüze kadar dünyada peygamberden sonra en çok adı çekilen sahâbi olarak tarihe geçmiş yine şubat ayında benim de kendisiyle çok yakın hem tedavisi sürecinde Altınoluk’ta uydudan kendisine biorezonans teknolojileri uygulayarak sağlığına yaptığımız katkılar yanında, konutta 1,5 saat vakit ayırarak kozmik bilim ve dünyanın geleceği hakkındaki bilgilerimize itibar ederek “evladım senin gibi dört tane adamımız olsa ülkemizin kurtuluşu daha yakın olur..! Hemen başbakanlıkta bir birim kur !!? Ve bu anlattığın (kozmik bilim uygulamalarını, siber, uzay teknolojileri, tamamlayıcı tıp, biorezonans ve frekans tıbbi ile ilgili )çalışmaları başlatın…!” talimatı sonrası zamanın meclis danışmanı ve Memur Sen Genel Başkanı Ahmet AKSU ile planlarımızı kadromuzu seçip, hazırlarken 26 gün sonra başbakanlıktan indirilmesi de milletimizin “kader noktasında talihinin değişip kurtuluşu” günümüze kadar ertelenmiştir!?

Bugün de dünyayı kurtarabilecek “kozmik bilim uygulamaları”nı “fermanımdır” diyerek “Vakti geldiğinde ve milletimiz hak ettiğinde” uygulamaya koyacak Erbakan hocanın kararlarını icra edecek yeniden dirilişin önünü açacak Alperenlerini ve feraset sahibi liderlerini eklemektedir!!?

Vesselam…

WhatsApp ihbar hattı: 0530 200 00 96